top of page

Tayyip Erdoğan'ın milletsiz anayasası

 

 

 

 

 

 

Recep Tayyip Erdoğan, 3 Aralık 2015 günü Türk-İş 22. Genel Kurultayı’nda yaptığı konuşmada, “Gelin Millî Anayasa yapalım” çağrısında bulundu.

 

O zaman soru şudur: “Millî Anayasa” dediğiniz anayasa, hangi milletin anayasasıdır? O Anayasaya hangi milletin adı yazılacaktır?

 

Bu soru yerindedir. Çünkü Tayyip Erdoğan, Ahmet Davutoğlu, Kemal Kılıçdaroğlu, Yeni Anayasa’daki vatandaşlık tanımından Türk milletinin adını sileceklerini yıllardır söyleyip duruyorlar. 2011 sonrasında Meclis’te kurdukları Anayasa Komisyonunda bu konuda anlayış birliğine varmışlardı.

 

Tayyip Erdoğan’ın “millî anayasa”, dediği anayasa Milletsiz Anayasa oluyor.

 

Milletsiz millî olmak nasıl bir iştir?

 

MİLLETSİZ ANAYASA OLUR MU

 

Milletsiz Anayasa ya da millî kimliği belli olmayan cibilliyetsiz anayasa, susuz ırmak gibi bir şeydir. Daha doğrusu, anayasanın milleti yoksa, ortada anayasa da yoktur.

 

Anayasa ve millet, tarih sahnesine birlikte çıktılar. Toplumlar, millet olurken anayasa yaptılar. Şöyle de söylenebilir: Milletlerin doğuş süreci, aynı zamanda kralların yetkilerinin sınırlanması sürecidir. Hükümdarların otoritesini kurallara bağlayan yasalar, ilk anayasa metinleri olarak kabul edilir. İngiltere’de ünlü 1215 tarihli Magna Carta Fermanı böyledir. Ama asıl anayasalar, demokratik devrimlerin ve bağımsızlık savaşlarının ürünüdür. Örneğin 1776 Amerikan Anayasası ve 1791 Fransız Anayasası, devrimlerin süngüleriyle geldi. O devrimler, aynı zamanda milletleri oluşturan büyük atılımlardır.

 

Bizim anayasa tarihimize bakarsak yine aynı tarihsel süreci görürüz. 23 Aralık 1876 tarihinde ilan edilen Kanunu Esasi, ilk anayasamızdır. Türk milleti, önce 1876’da padişahların yetkilerini belirleyen, arkasından 1908-1909’da padişahı deviren ve en sonunda 1920-1922’de saltanatı yıkan Hürriyet ve İstiklâl hareketiyle oluştu. Özetlersek dünyanın her yerinde anayasa hukukunun tarihi, milletlerin tarihi ile birlikte başlar. Örneğin ceza yasaları ya da vergi yasaları, milletten önce de vardı. Ancak anayasa, milletten önce yoktu.

 

Sonuç: Milletsiz anayasa olmaz. Milletsiz anayasa, cibilliyetsizdir, kimliksizdir, nesebi belli değildir.

 

MİLLETSİZ DEMOKRASİ OLUR MU

 

Tayyip Erdoğanlar, “Darbe Anayasasını kaldıracağız, demokratik anayasa getireceğiz” iddiasındalar. Önce 2004 yılı baharında getirdikleri Anayasa Değişiklik Paketiyle, Türkiye’ye ABD ve Avrupa’nın dayattığı değişiklikleri yaptılar. Milletlerarası antlaşmaları, Anayasa düzeyine çıkartarak milletin iradesine darbe indirdiler. Cumhuriyetin temel niteliklerini deldiler. Devrim Kanunlarını tehdit etmeye orada başladılar. Devletin tekliği ve toprak bütünlüğü ilkesinin altını oydular. Millî ekonomiyi parçalamaya yöneldiler. Yıkıcı faaliyete özgürlük ve dışarıdan koruma sağladılar. Suçluların iadesi konusundaki yeni hükümlerle Türk Devletinin egemenliğini zedelediler, Türkiye’nin savunmasını zayıflattılar, YÖK üzerindeki hükümet baskısını ağırlaştırdılar, özetle millî devlete, millî egemenliğe, Cumhuriyet Devrimine ve vatan bütünlüğüne karşı anayasa düzlemindeki düşmanlıklarını daha o zaman hayata geçirmeye başladılar (Bu konuda bkz. Doğu Perinçek, Türkiye’nin Anayasa Birikimi, 1. Basım, Kaynak Yayınları, İstanbul, Haziran 2012, s.176 vd).

 

 

bottom of page