Ergenkon davasında gözaltılar ve tutuklamalar hız kazanmıştı. Feto örgütünün yalana dayanan operasyonları tüm hızıyla sürüyordu. Gebze’de benim de bu operasyonlara dâhil edileceğimi düşünen Feto’nun ‘çok ekmeğini yediğini’ kendi klavyesiyle yazmaktan utanmayan, sözde solcu bir gazeteci doğrudan beni hedef alan ‘ Daha karpuz kesecektik, nereye?’ başlıklı bir yazı yayınlamıştı. Ben de kendine gerekli cevabı o zaman vermiştim. Evet! Ben de operasyona dâhil olabilirdim. Demek ki şartlar uygun değildi, dahil edilmedim. Dâhil edilmedim ama ’BENİ DE ALIN’ diyerek imza verdim. Çünkü korkum yoktu. Abdestimden şüphem yoktu. Nereye diye soran o gazeteci bozuntusuna tekrar cevap veriyorum. Ben, buradayım, görevimin başındayım, bir yere gitmedim, gitmiyorum. Gitseydim bile yine gelecektim ve burada olacaktım. Şimdi sen yerinde yoksun. Bizler o duvarları bileğimizin, yüreğimizin gücüyle yıktık. Birçok şehit verdik. Birçoğumuz sağlığımızı yitirdik. Ama sonuçta alnımızın akıyla çıktık ve suç örgütünü belgeleriyle açığa çıkardık. Şimdi bizleri sahte belgelerle hapse atanlarla hesaplaşma zamanı geldi. Bir kısmı içerde, sıra diğerlerine de gelecek. Sen de benim yaptığım gibi ‘BENİ DE ALIN’ diyebilecek misin? Silivri kapılarında gaz, tazyikli su, cop yemeyi göze alabilecek misin? Eğer bunları yapmazsan nankörsün. Ne de olsa Feto’nun çok ekmeğini yemişsin. O yediğin ekmeklerin hakkını vermelisin. Bak biz ekmek falan yemeden katlandık her şeye. Vatan için, millet için. Çektiğimiz acılardan hiçbir zaman şikâyetçi olmadık. Feda olsun dedik. Bizim alnımız ak, yüzümüz açık. Ya sen, bu milletin yüzüne bakabilecek misin?

Sen, tek değilsin bu konuda. Birisi daha var. Bizlere hakaret tazminatı ödemek zorunda kalmıştı. Aynı soru onun içinde geçerli. O cezasını azda olsa ödediği için bu yazıda seni esas aldım. Seni esas almamın bir nedeni daha var. Yıllarca takkîye yaparak kendini gizledin ve bizleri aldattın. Biz de seni gazeteci ve adam sandık. Bundan sonra gazeteci sıfatın olamaz, adam da değisin. İtibarın ise sıfırın altında. Sen kendini bilrsin.

 

Mustafa Cerit