ÇYDD Genel Başkanı Aysel Çelikel, Aydınlık gazetesinin 16 Ekim 2017 tarihli manşetten verdiği, “HDP hassasiyeti Atatürk’ü sildirdi” başlıklı haberi üzerine Türkiye Gençlik Birliği’ne yönelik ithamlarda bulunan yazılı bir açıklama yaptı. Oda TV’den yapılan açıklamada Çelikel özetle şu üç itirazı ileri sürdü:
a) TGB’liler Laik Bilimsel Eğitim Platformu’na kendi fikirlerini dayatmaya çalıştılar.
b) Atatürkçülüğümü kimseye sorgulatmam.
c) LABEP ve ÇYDD’ye karşı algı operasyonu yürütüyorlar.

Şimdi Çelikel’in bu açıklamasının ne kadar tutarlı ve Atatürkçü bir çizgide olduğuna bakalım.

1) Aysel Çelikel, TGB’liler için “toplantıya gelip kendi fikirlerini dayattılar” diyor. Ancak nedense dayatılan fikirlerin ne olduğunu açıklamıyor. Çelikel’in açıklamaktan çekindiği TGB’li gençlerin önerisi neydi peki? 
“Yeni müfredata karşı çıkmak ancak ve ancak Atatürkçü eğitim istenerek olur, milli bir eğitimi savunarak olur” 
Bu görüş TGB’nin bir dayatması mıdır? Yoksa milyonlarca ailenin çocuklarının geleceği için hissettiği kaygılarının temel dayanağını ve itiraz noktasını mı ifade ediyor? Bize göre ikincisi.

2) Aysel Çelikel ısrarla “benim Atatürkçülüğümü sorgulamak kimsenin haddine değil” diyor. “Yeni müfredata yalnızca laik ve bilimsellik üzerinden değil Atatürkçülük ve millik üzerinden bir itiraz yapalım ve alternatif üretelim” denilince Çelikel’in Atatürkçülüğü mü sorgulanmış oluyor? TGB’li gençler “dağıttığınız broşürlerde Atatürkçülük yok. Bunu değiştirelim” deyince, Ayşe Çelikel bu fikrin nesine, hangi gerekçe ile karşı çıkıyor? ÇYDD kendi mücadele çizgisini “Atatürk” demeden anlatabiliyor mu?

3) TGB’lilerin dile getirdiği ve her Atatürkçünün kabul edeceği ana fikir şuydu: “Anadilde eğitim HDP ve PKK’nın ana talebidir. Onlar da “bilimsel ve laik eğitim” diyor ancak Atatürkçü, milli eğitime karşı çıkıyorlar. HDP ve onun kuyruğundaki sahte solu tatmin etme imkanı yok. Atatürk’ten vazgeçemeyeceğimize göre platformun gayesi gereği, Atatürk’e yan bakan anlayışa karşı net olalım” Bunun için yapılan “Platformun nerede ve kimlerle panel veya konferans yapacağına birlikte karar verelim” önerisine Çelikel neden karşı çıktı? Türkiye’nin en yaygın ve kitlesel Atatürkçü gençlik örgütü Türkiye Gençlik Birliği ve Türkiye Liseliler Birliği olmadan bir eğitim platformu yönetilebilir mi?

4) Çelikel’in ısrarla savunduğu ve üzerinde algı operasyonu yapıyorlar dedikleri LABEP’i bilmeyenler için söyleyelim. İçerisinde Atatürkçü dernekler ve Eğitim İş’i dışında tuttuğumuzda Eğitim Sen, Velider, Fikir Kulüpleri Federasyonu, Sosyal Haklar Derneği gibi PKK-HDP güdümünde olan ve anadilde eğitimi savunan kurumlar var. Yani bu kurumlar resmi eğitim dilinin tek ve Türkçe olmasına kesinlikle karşılar. Peki, Çelikel Atatürk düşmanı bu kurumları keybetmeme isteğinde neden bu kadar ısrarcı? “Atatürkçü eğitim” kavramının LABEP’in bülteninde yer verilmemesini Çelikel’in şiddetle savunması büyük bir çelişki yaratmıyor mu? Çelikel, TGB’li gençlerin karşısında söylediği “Önümüzde 2019 seçimleri var. HDP’nin 6 milyon oyu var. Rededemeyiz” sözlerini ÇYDD’ye gönül verenlerin karşısında da söylebilir mi? Bu soruları sormak algı operasyonu ise, Çelikel yazılı açıklamasında neden bu soruları çürütmemiştir?

Son olarak net bir soru soruyor ve Sayın Çelikel’den net bir yanıt bekleyerek bitiriyoruz. 
Sayın Çelikel, açıklamalarınız çelişkili. Sizde Atatürksüz, gayri milli eğitim sistemine karşı bir cephe kurma inancı ve iradesini göremiyoruz. Sakın siz, ABD patentli “CHP-HDP İLE HAYIR İTTİFAKI”nı laiklik üzerinden takdim ediyor olmayasınız?

Osman Erbil
VATAN PARTİSİ KADIKÖY İLÇE BAŞKANI